Storytelling agency ya da hikayeleştirme ajansı dendiğinde kafanızda nasıl bir şey canlanıyor? Belki de hiçbir şey canlanmıyordur. Şimdi bu konuya bir açıklık getirelim.

Pazarlama resmen evrim geçirdi. Yeni nesil dijital reklam ajansları ile birlikte inboud marketing, native advertising, content marketing, real time marketing, phygital marketing, SEO, SEM, data-driven yaklaşım gibi kavramlar hayatımızın içine girdi. Şimdi de storytelling… Peki, neden böyle oldu?

Özellikle 2010’dan sonra tüketici davranışları kökten değişti. Değişmeye de devam ediyor. Haliyle dijital ajanslar ve reklamverenler de yeni arayışlara girdi. Radyoya reklam veren birine “yok artık!” diye tepki verirken, eventlerde “geleneksel bitti ya!” diye konuşur olduk. Snapchat bugün parlarken, yarın yerini Instagram Stories aldı. Twitter iflasın eşiğindeyken, Facebook’u silme derdine girdik. Kurumsalı Facebook’ta görünce “Sen B2B’sin, senin LinkedIn’de olman lazım” dedik. Ve nedense ağzımızdan storytelling kavramını eksik etmedik.

Bütün bu değişimlere rağmen, dijitalde analog etkisi bitmiş değil. Bugün pek çok dijital ajans konvansiyonel iletişimi benimsiyor. Hikaye anlatımı da her ne kadar yeni, her ne kadar niş görünse de aslında bir o kadar da geleneksel ve eski. Çünkü hikayenin başlangıcı eski zamanlara dayanıyor. Sadece onu pazarlamada tam anlamıyla kullanabilmiş değiliz.

STORYTELLING NEDİR?

Storytelling, en basit anlamıyla hikaye anlatımı demek. Pazarlamada hikaye anlatımı, markaların kendilerini, ürünlerini veya hizmetlerini hikayenin olanaklarını (karakter, hareket-olay, engel, çözüm: bu kavramlara daha sonra uzun uzun değineceğiz) kullanarak anlatmaya karşılık geliyor. Tabii konu dijital hikaye anlatımı olunca en önemli bileşen “medya” oluyor. Markaların hikayeleri reklam filmlerinde, sosyal medya içeriklerinde, web site metinlerinde, infografiklerde, mail içeriklerinde, dergilerde vb. karşımıza çıkıyor.

Markalar hikaye anlattıkça tüketiciler ile aralarında kurdukları duygusal bağ güçleniyor. Gün geçtikçe kampanyalarını hikayeler ile anlatan markaların sayısı artıyor. Çünkü insanlar hikayeleri ilginç ve daha samimi buluyor, pazarlama cümlelerine kıyasla daha fazla benimsiyor. Content marketing platformu OneSpot verilerine göre, tüketicilerin yüzde 92’si markaların hikaye odaklı reklam yapmalarını istiyor.

Digital prophet (dijital peygamber) olarak anılan David Shing, pazarlamanın hikaye anlatımı ile ilgili olduğuna inanıyor. Kendisi bir konferansta daha fazla online olmanın, daha fazla ekranın ve daha fazla müşterinin olduğu dünyada teknolojinin insanları kaynaştırdığını vurguluyor. Ve markaların bu kaynaştırma aşamasında hikayeyi doğru bir şekilde aktarmaları gerektiğini söylüyor.

Markaların storytelling odaklı içerik üretimini sürdürebilmeleri için, onları doğru yönlendirebilecek ajansların olması gerekiyor. Tam da bu noktada, yazının konusu olan hikayeleştirme ajansları devreye giriyor. (Ya da kendilerine OtherWorkers gibi storytelling agency demeseler de içerik üretiminde hikaye anlatımını kullanan ajanslar…)

STORYTELLING AGENCY?

Pazarlama iletişimi yapan ajanslar, hizmetlerini tanımlarken farklılaşmak için jeneriğin ötesine geçiyorlar. Sağlık iletişimi veya finansal hizmetler gibi kategorilere ağırlık veren ajanslar bir yana, Türkiye’de birkaç ajansın hikaye anlatımı konusunda da hizmet verdiğini gördük. Ama hikayeleri, reklam filmlerinde ve pek çok dijital projede storytelling/hikayeleştirme kavramını kullanmadan anlattıklarını gördük. Oysa hizmetleri tanımlarken ayırt edicilik oldukça önemli.

Avrupa’da hikayeleştirme ajanslarının sayısı her geçen gün artıyor. Bu ajanslar, hikaye anlatımını bir hizmet ya da tercihten öte reklamın kritik unsuru olarak gördükleri için kendilerine storytelling agency diyorlar. (Bu arada, Co: Collective CEO’su Rosemarie Ryan kullandıkları hikaye anlatımı yöntemine StoryDoing demeyi tercih ediyor.) Önemli olan, reklamlarda hikaye anlatırken buna karşılık gelen kavram hakkında konuşabiliyor olmaktır. Ama Türkiye’de storytelling kavramının yeterince konuşulmadığı ortada.

VEE… OTHERWORKERS

OtherWorkers olarak biz Türkiye’de yazılı ve görsel içerik üretiminde doğrudan hikaye anlatımına odaklanan tek ajansız. Kendimizi tutkulu, sınır tanımayan, hikayeleri seven, insanları kucaklayan bir ajans olarak konumlandırıyoruz. Çalıştığımız markaların hikayelerini dinliyor, hikayeleri ortaya çıkarıyor ve kitlelere anlatıyoruz. Bunun için de reklam filmleri ve viral videolar çekiyor, içerik üretimi-yönetimi üzerinde çalışıyor, yaratıcı konseptler tasarlıyoruz. Markaların hikayelerini bazen web sitelerinde, bazen online/basılı dergilerde, bazen sosyal medyada, bazen de sokakta insanlarla buluşturuyoruz.